Su Uyur Düşman Uyumaz
Su Uyur Düşman Uyumaz
Derin Amerika-NATO’nun FETÖ ile işi bitti mi bitmedi mi? İç ve dış dinamikleri gözden geçirerek, bu soruya cevap arayalım. FETÖ’nün Trakya ve İzmir Kestane pazarı kulvarlarında, bugün de Derin Amerika’nın Ortadoğu stratejilerini çizen CIA ajanı Graham Fuller köprüler kuruyordu. CIA ajanı Graham Fuller’in Türkiye Masası’nda göreve başlamasıyla Gülen’in 1966’da İzmir’de “cemaatini” kurması birebir bağlantılıdır.
1964-67 yılları arasında İstanbul’da görev yapmaya başlayan, İstanbul üzerinden o dönem CIA Ortadoğu İstasyon Şefliğini de yürüten Graham Fuller, FETÖ’ye kol kanat geriyordu. O yıllarda CIA’nın MİT ve Özel Harp Dairesi’yle iç içe de çalışmasını sürdürüyordu. Derin Amerika, 1950’li yıllarda, Rusya’nın “sıcak denizlere inme projesini” engellemek için Ortadoğu’nun tarihini değiştirecek bir teori geliştirdi. Bu “Yeşil Kuşak Teorisi”ydi. Akdeniz'in kuzeyinden ülkemize kadar uygulanan senaryo ve oyunlar.
Rusya’nın, güneyindeki Müslüman ülkeler bloklaştırılacak ve kuşatılacaktı. Amerika, tüm İslam ülkelerinde komünizmin karşısına İslam’ı çıkarmak için FETÖ’ ye fokslandı (siyasete geçişi sağlamak) . 1963’ten itibaren, Komünizmle mücadele derneklerinden tutun, İslami medrese, okul ve derneklerin kurulmasına kadar tüm İslam ülkelerinde yoğun bir faaliyet başlatıldı. 1966 yılında Gladyo çalışması olan Komünizmle Mücadele Dernekleri faaliyete geçirildi. İlki İzmir’de, ikincisi Erzurum’da kuruldu.
Erzurum’dakini tamamen F. Gülen yönetiyordu. 1989 yılında Berlin Duvarı yıkıldı. Soğuk savaşın bittiği, küreselleşmenin başladığı bir süreç başladı. Yine, FETÖ’yle kesişmeleri, Bartalemos, Vatikan ve Amerika’ya kadar uzandı. Graham Fuller’in kollarındaki FETÖ, 1997’den itibaren, önde gelen bir Yahudi örgütü olan ADL’in (Anti Defamation League) Başkanı Abraham Foxman ile kucaklaştı.
“Amerikan Yahudi Örgütleri Başkanları Konferansı” heyetiyle baş başa görüştü. 9 Şubat 1998’de, Vatikan’da Papa İkinci Jean Paul’ü ziyaret etti. Papa’ya sunduğu mektupta “Papa 6. Paul Cenapları tarafından başlatılan ve devam etmekte olan Dinlerarası Diyalog için Papalık Konseyi misyonunun parçası olmak üzere burada bulunuyoruz” diyordu. Ama bizim Diyanet sadece seyrediyordu, Papa II. Jean Paul, rastgele bir ruhani lider değildi, Küresel jeopolitiğin değişiminde başrol oynayan bir din ve siyaset adamıydı. Bizim dini inancımıza göre Kuran-ı Kerim ve Hz Muhammet son peygamberdir. Nedense Kuran'ın emirlerinin tersine hareket ederek Papaya gidip Fetö ondan icazet almıştır.
FETÖ’yü elinden tutup dünya sahnesine taşıyan önemli aktörlerden birisi de 2. Jean Paul’dü. Vatikan’ın “Dinlerarası Diyalog” projesi, Yahudi örgütü ADL’in de “çok özel misyonları” arasındaydı. FETÖ’ye uluslararası prestij kazandırmaya yönelik hareket, 21 Mart 1999’da gerçekleşti. CIA Amerika’ya götürdü. Derin ABD bu kez sahneye “Ilımlı İslam” projesini sürdü. “Ilımlı İslam” CIA’de üretildi, fikir babası, FETÖ liderine ABD’deki ikameti için referans olan Graham Fuller’di. FETÖ, artık uluslararası düzeye sıçratıldı. ABD’nin kendisine gelecek yüklediği misyonerlerden biri durumuna getirilmişti. Türkiye uzmanı CIA ajanı Graham Fuller ve Paul Henze “Balkanlar’dan Batı Çin’e, TÜRKİYE’NİN YENİ JEOPOLİTİK KONUMU” raporunda, Avrupa ve ABD için stratejik önemi gittikçe artan, Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu’da Türkiye kesişme noktasındadır. Hem Türkiye’de hem de Afrika, Ortadoğu, Asya ve Balkanlarda kılcal damarları olan Gülen önemli bir obje olarak kullanılmalıdır.
YIL 2001: İkiz Kuleler Operasyonu gerçekleştirildi bu saldırıda hiç Yahudi ölmedi? Afganistan ve Irak işgal edildi. Ortadoğu’ya yönelik Büyük Ortadoğu Projesi olarak adlandırılan politik askeri strateji kurgulandı ve Türkiye merkezli, Fetö’nün adamları ve okulları, kullanımın ana parçaları olarak belirlendi.
Günümüzde, CIA-Rand-Stratfor merkezli “Sivil Demokratik İslam-Din inşası” sürecine geçildi. FETÖ’nün kılcal damarları Emniyet-Savcı-Hakim Cuntaları omurga oldu. Fuller, ABD, CIA ve Pentagon’un İslam’ı görme biçimi ile FETÖ arasındaki eşgüdüm gayet güzeldi. FETÖ’nün İslam yorumunun, artık ABD’nin bölge politikalarına tamamen angaje olduğu ve savunduğu İslam’ın da ABD’nin resmi İslam politikasıyla örtüştüğünü kanıtlamaktadır. Amerikan’ın bir misyoneri durumundaydı.
15 Temmuz’da darbe girişimi kurgulandı. Amaç SURİYE’nin kuzeyinden Akdeniz’e çıkmak için koridor oluşturmaktı, biz içerde kargaşayla uğraşırken onlar koridoru tamamlayıp amaçlarını gerçekleştirmek istiyorlardı. Aziz Milletimiz bu kalkışmaya izin vermedi, duvarlara çarptılar ve başarısızlıkla sonuçlandı. Ülkemiz üzerindeki menfaatlerini ve çıkarlarının bu olaylardan sonra bırakacaklarını sanmak sadece saflık olur düşmanda proje bitmez
0 Yorum