NE KADAR EKMEK O KADAR KÖFTE
NE KADAR EKMEK O KADAR KÖFTE
Biraz geriye giderek yürüyelim! 2008 krizinden sonra FED, trilyonlarca dolar bastı. FED eski Başkanı Bernanke, “Helikopter” olarak ünlenmesini sağlayan konuşmasında, bunu “Helikopterden para dağıtma dönemi” olarak tanımladı. Ekonomistlerin araştırmalarına göre 2008-2009 ve 2010 yıllarında bu basılan trilyonlarca doların gücü çok ilginç algılandı. O günlerde 5 doların değeri 1 dolar civarındaydı. Fakat kimse buna bakmıyordu, gerek yoktu çünkü bugün gelinen noktada ise “Helikopterden para atma dönemi” sona erdi. Tersine PENTAGON'a yakın kaynaklar “GÜÇLÜ BORULARLA PARA TOPLAMA DÖNEMİNE GİRİLDİ” tanımı yaptı. Büyük merkez bankalarını tek birim olarak düşündüğümüzde, 2008’den günümüze ilginç gelişmeler oldu. Önemli merkez bankaları, 800’ün üzerinde faiz indirimi kararı aldı, bunun karşılığı 15 trilyon DOLAR olduğu tahmin ediliyor.
Şimdi ise merkez bankaları bu büyük parayı geri almak için faiz artırımına gidiyor, gitmek zorunda. Bu kararı kim aldı? Pentagon, bu kararı alırken, toplanan para nereye akmaya başladı, Pentagon'un güçlü olduğu finans kurumlarına. Silahla büyük bir güce sahip olan Pentagon, parayı da çekmeyi başardı. Şimdi birçok ülkede dolar değerleniyor, Dolar değerlenirken, ABD için iyi mi oluyor? Elbette hayır. Ancak DOLAR nedeniyle ABD’de kaybeden en büyük aile Rothschild? İlginç olan bambaşka bir şey var! Bu operasyonun merkezinde yer alan KATOLİKLER (Pentagon) Yahudileri Ülke yönetiminden silmeyi düşünüyor. Rothschild bankaları ile dolar transferini Washington ve New York’a getirirken, aileyi de çaresiz bırakıyordu. Kabul gören bir gerçek vardır, bütün MERKEZ BANKALARI görünmeyen AĞ ile birbirlerine bağlıdır. Her merkez bankasında çalışan çok özel konumdaki kişilerin mutlak bir iletişim ağı vardır. 1900’lü yıllarda kurulan bu sistem daha da güçlenerek bugünlere geldi.
Şimdi dolar karşısında Arjantin Pezosu, Türk Lirası, Endonezya Rupiası, Brezilya Reali, Rus Rublesi, İran Riyali ve Hindistan Rupisi ağır darbe aldı. Bu ülkelerde sıkıntıda olan ÖZEL SEKTÖRDÜ! İşadamlarının borçlarının yüzde 60-80’i DOLAR idi. Bu ülkelerdeki doların artış hızı, özel sektörün karşılayabileceği bir öngörü değildi. Şimdi özel sektör dolar bulmak zorunda. Doları bulmak için gideceği yer maalesef bugün için ABD görünüyor, Avrupa değil, sadece Amerika Birleşik Devletleri. Özel sektör artık ayakta kalmak için ABD’li ortaklara ihtiyaç duyacak. Zaten oyunun kuruluş amacı da biraz bu gibi, şimdi AMERİKAN şirketleri “HALA BEKLEMEDE” hala sessiz bir şekilde bekliyorlar. Oyuna frekansı verenler böyle istiyor, bu da DOLAR hedef ülkelerde yukarı doğru hareketinin olacağının işareti. En azından bir süre daha, şimdilerde 1 doların 5 dolar gücünde olduğunu düşünürsek 2018’in ikinci yarısında şirket alımları daha da kolaylaşacak. Amerikalı iş adamları, Arjantin, Türkiye, Rusya, Brezilya ve İran’da çok önemli şirketleri paylaştı. Bu şirketlerin haberi olmasa da, Washington’daki elitler masasındaki bu dağıtım yapıldı.
BİLMEMİZ GEREKEN DE BU!
Karşı koyulması gereken de bu! Washington’daki elitlerin gücü o kadar fazladır ki, TRUMP bile o elitlerle tanışma ihtimali yok. Başkanlık öncesi ABD’nin en güçlü işadamlarından biri olan TRUMPUN bile bu elitleri tanımaması ve tanıma imkânının olmaması, elitlerin gücünü gösteriyor. İki elitin bir toplantıda el sıkışması, 500 milyar dolarlık bir anlaşmadır. Citigroup, HSBC Holding ve Commerz bank ekonomistleri gece-gündüz bu büyük dolar operasyonuna karşı pozisyon almak için çalışıyor. Dünyanın en zeki ekonomistleri bile aileyi güçsüz bırakacak operasyonlara karşı bir çözüm bulamıyor. Çünkü bu dünya tarihinde hiç olmamış bir dolar dalgası. Doğruluğu kimilerine göre tartışılır olsa da, Pentagon’un 2008 krizini çıkardığı ve 2018’de bu operasyon için zemin hazırladığı söyleniyor. Washington’daki elit masadakiler, 2008 krizinde sessiz kalırken, 2018’de yani bugün yaşananları planlıyordu. Bu da büyük bir gücün 10 yıllık bir planı bugün itibariyle başarıyla uyguladığını gösteriyor. Bir çığ gibi yuvarlandıkça büyüyen bir güçten söz ediyoruz. Bu etkinin ne kadar hacimli olacağını ve hangi ülkeleri zora sokacağını bilen yok.
Ama kesin çözüm öneren tek kişi yok, piyasanın güçlü oyuncuları bile elitlerin operasyonuna karşı direnemiyor. Paranın parayla dövüldüğü zaman çok hızlı geçiyor. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn’in İngiltere’de yaklaşık 2.8 trilyon doları var. İngiltere, bu büyük oyunda güçlü kalmak için Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn’e, “Bu paraları talep etmeye kalkmayın” mesajı verdi. Bu üç ülke, Washington’dan yardım istedi ve cevap hiç gecikmeden geldi; Korkmanıza gerek yok. Paranızı istediğiniz takdirde 24 saatte Washington sınırlarına getiririz… Washington istemediği takdirde, ABD’den bir dolar çıkmaz. Ancak Washington istediği takdirde, istediği her yerden doları geri alabilir. Bu korkutucu bir durum eğer durum gerçekten böyleyse ya da buna yakın bir noktada ise yoğurdu üfleyerek yememiz gerekmekte. Dünyada bizimle birlikte pek çok ülke DOLAR da oynak hareketten zarar görecek, özellikle İran, Rusya ve ÇİN stratejik ortak görünümündekiler. Zor bir dönem, sonu belli olmayan bir filmdeyiz, ABD’nin bu oyunun altında kalacağını söyleyen de var… Her şeyin gerçekleşebileceği iklimdeyiz şu an oyunun merkezi WASHINGTON, NET!!
Bizim de hedeflerden biri olduğumuz net, geleceklerdir, Ülkeyi para ile ele geçirip kontrol etmek adına… Son tahlilde her şeyin DOLAR karşısında değeri düşmekte. Hindistan’dan Rusya’ya kadar hedeflediklerini almak isteyeceklerdir. Bizde ise durum biraz daha farklı! DOLAR ile alan çok zarar gördü! İkisi de AK PARTİ için çok önemli olan unsurdu!
Biri İNŞAAT!
Diğeri MEDYA!
İkisi için de maliyetler inanılmaz boyutlara ulaştı taşınabilecek gibi değil. Olaya biraz da böyle bakmakta fayda var, Ülkede iki kaleyi sarsıyorlar! Kâğıt fiyatlarını uçurarak MEDYAYI, demiri, çimentoyu uçurarak 16 yıllık hikâyede başrol alan İNŞAATI! Bu da bizi YAPISAL REFORMLARA götürür! Ne kadar hızlı gidersek o kadar az hasar alırız… Çünkü biz diğerlerinden çok daha güçlüyüz. Daha önce bu kadar karmaşık bir EKONOMİK SALDIRI HİÇ OLMAMIŞTI. Bu fırtınanın ardından güzel günler gelecek. Ama güçlü, kararlı bir şekilde ve bütün olarak yürümeliyiz, unutmayın! kimse bir daha yanımıza bile yanaşamaz…
0 Yorum