MİLLETİN GELECEĞİ TÜRK BİRLİĞİNDE
MİLLETİN GELECEĞİ TÜRK BİRLİĞİNDE
Türkiye son 20 yılda üretim merkezi olma politikası güttü. Başkalarının üretim merkezi oldu. Bu nedenle de yaşanan bu süreç aslında bir tehdit oluşturdu. Gelişen ülkeler artık üretimlerini bize vermek istemiyorlar. Bunun ciddi etkilerini yaşadık. 2009 krizi bunun bir sonucuydu. Üretim için gelen ülkeler artık kapandılar. Ayrıca Türkiye bazı ülkeler için dert oldu. Dolaylı teşviklerle üretimi içeride tutmak zorunda kaldılar. Bu nedenle çok dikkatli olmamız gerekiyor. Eğer gelişen dünya üretim teknolojilerini vermeyecekse diğer ülkeler ne yapacak? Bu noktada Türkiye’nin teknoloji oyununda yer alması gerekiyor. Bugüne kadar çok iyi işler yaptı. Üretimde çok iyi bir yere geldi. Ancak artık üretim konusunda yapılması gereken çalışmalar yapılmalıdır.
Türkiye orta gelir tuzağında. Bu noktada yapılması gereken şey artık inovasyon ve teknoloji oyununda aktif olarak yer almalıdır. Bunun için küresel ihtiyaçları anlayacak, küresel bir ihtiyaca cevap verecek hizmet ve ürünlere odaklanmamız gerekiyor. Bu konuda uçmak gerekiyor. Türkiye 2023 hedefi ile bu konuda iddialı olduğunu söylüyor, İhracatçılar Birliği gibi kurumlar da bu konuda bilimsel çalışmalar yapıyor. Bu stratejiyi oturtabilsek istediğimiz yere gelebiliriz.
Bunun tek yolu varen kısa sürede Türk Birliğini harekete geçirmek tekrar söylüyorum, küresel ihtiyaçlara cevap verecek ürün ve hizmetler üretmek. Bardak üretmek, konfeksiyon üretmek ve otomobil üretmek geçer akçe toplumun işsiz kalmaması açısından Üretim kısmı tamam. Hatta üretim konusunu elimizden almaya çalışıyorlar. Belli ölçekte bulunan işyerlerinde AR GE yi zorunlu hale getirip inovasyon üretmelerini sağlamalıyız. . Türkiye’nin de bir sektöre mi birkaç sektöre mi odaklanacağı konusunda stratejisini belirlemesi gerekiyor. Bunu yapmadığınız zaman orta gelir tuzağında debelenir kalırız. Strateji konusunda ben odaklanmaya inanıyorum. Japonya İkinci Dünya Savaşından sonra bu işe kamera lensleri üreterek başladı. Dünyanın en iyi kamera lenslerini üreten Japonya, kamera, walkman, motorsiklet, video kamera ile dünyanın en büyüğü oldu. Türk iş dünyasını bu anlamda nasıl buluyorsunuz? Türk işadamları en üst teknolojiyi kullanma ve alma konusunda mükemmel. Bu konuda sıkıntı yoktu artık bu teknolojiyi üreten ülkeler vermiyorlar. AR GE yi zorunlu hale getirip kendi teknolojisini yapan ülke olmalıyız. Ancak ülkemiz iş adamları teknolojiyi yaratma konusunda ürkek. Çünkü teknolojiyi yaratmak para kaybetmek demek, meşakkat demek. Kimse bu zor ve meşakkatli sürece girmek istemiyor.
Bir taraftan tüm dünyada istihdama çare olması için; 3. Cü sanayi çağının istihdamına dönüş başladı topluma iş vermek için yeniden üretime dönüş trendi var. Diğer tarafta ise Endüstri 4.0 ile istihdam sorunu robot çağını açmak için çalışmalar hızla devam ediyor. Örneğin güçlü sanayisi ile Almanya 4.0 sürecinden galip çıkmak için büyük çaba harcıyor. ABD’li yazılımcı devleriyle kıyasıya mücadele yaşanıyor. Bu mücadelede ülkeler arasında denge nasıl sağlanacak? Kim kazanacak sorusunda ayrıca şunu eklemek gerekiyor. Bugün bu savaş, Japonya, ABD, İngiltere, Almanya gibi küresel ihtiyaçlara cevap verebilen, küresel ihtiyaçları iyi okuyan ve onu yaratan ülkeler arasında olacak bu savaş. endüstrisi 4.0 devrimi bu farklılaşmayı yaratacak.
Konu yeni bir düşünce ve üretim şeklinin farkına varabilmektir. Bunun için de ilkokuldan başlayan bir eğitim ve eğitimcilerin bu vasıflara uygun olması gerekmektedir. Artık eğitim sadece bilgi vermek olmamalıdır. Eğitim; tasarımı, üretimi ve bilgisayar programlarını yazabilmeyi içermelidir. Eğitim bilgi vermek değildir; eğitim düşünmek için aklın eğitilmesidir. Artık okullarda klasik ve sıkıcı bilgi verme, zorla öğretme yarışını bırakalım ve gençlerin düşünmesini, üretmesini sağlayalım. Türk birliğinini kılcal damarlarımıza kadar işleyip harekete geçirme vaktidir.Ne mutlu Türküm diyene.
0 Yorum